14 Ocak 2015 Çarşamba

Bir Kedi ile Yasamak


Kendimi bildim bileli kedilerle ic ice bir hayatim vardir, bu su götürmez bir gercek... Cocukken kapimiza siginmis bir kediyi, ya da anneleri tarafindan bahcemize birakilan 5-6 kedi yavrusunu ablamla birlikte gizli bir operasyonla odamiza, yatagimiza alir; yedirir icirir, güzel de bir yatak yapip beraberce uyurduk. Tabi operasyon sabahlari hep ayni sonla biterdi: Yavrular ya annem ya da babam tarafindan def edilirdi :( Biz de bir güzel firca yerdik (ya da cogunlukla terlik).
Yine de eve alamasak da bahcede, odunlukta, sokagimizda onlarca kedi beslerdik. Bizim sokakta herkesin en az 2 - 3 besledigi kedisi muhakkak olurdu. Hatta yabanci mahallelerden kedi gelince hemen taninir, afise olurdu :)
Bizim mahallede o aksam kim ne yerse, yemekten artanlar mutlaka kediye verilirdi, cöpe atilmazdi. Ya da anneler ve cocuklar yemegin hepsini yemez; birazini kenara ayirirdi: kedi payi:)
 
Almanya´ya tasindigimda sokakta hayvan görmemek cok tuhafima gitmisti. 25 yillik hayatimin her aninda hatiralar birakan sokak hayvanlarini (okula giderken bana eslik eden köpek, cöp atarken konteynirdan firlayan kedi maceralari, vs.) buraya geldigimde görememek bende büyük bir bosluk hissi olusturdu.
 
Evet burda herkesin mutlaka kendi köpegi ya da kedisi vardi. Bir gün alman bir komsumuzu ziyarete gitmistik. Evlerinde tekir bir kedi evin kücük oglu Mark tarafindan kovalaniyordu. Ayrica (Nasil bir tezattir bu) evde hamster kafesi ve balik akvaryumu da vardi.  Harika bir manzaraydi. Orasi bir ev degil, bir yuvaydi... Iste o zaman beynimde bir isik yandi: Hayatimdaki eksikligi biliyordum. Bizim evde bir can eksikti :)
 
 Bir gün internette kedisinin yavruladigini ve yavrulari sahiplendirmek istedigini yazan bir kadinin ilanini gördük. Kedileri görmeye gittik. 3 tane yavru vardi; biri bembeyaz, biri turuncu öteki de beyazli turunculuydu. Normalde büyük bir cogunluk beyaz kediyi almak ister; ben de öyle istemistim. Ta ki bizim prensesin uykusundan uyanip, salina salina bize Show yapmasina kadar! :) Ilk görüste sevdik birbirimizi ve kendilerini hayatimiza dahil etmeye karar verdik.
 
(Simba´nin evimizdeki ilk günleri)
 
 Kizimin adi Simba. Kendisi bir sarman.
 
 Hayatimin son 3 senesine anlam katan, bana hayvan sevgisini daha derinden ögreten, merhamet duygularinin en dibini gösteren sevgili Simba´nin hayatimiza dahil olusunun kisa bir hikayesidir bu... Daha ne maceralarimiz var ki... Ben anlatsam doyamam, sizler de okusaniz bitmez...
Öyleyse simdilik bu kadar... Diger maceralarda görüsmek üzere...
 
 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder